26 Mart 2015 Perşembe

Jelyko Obradovic vs Ismail Kartal


Basliga bakip bu iki antrenoru karsilastiracagimi dusunuyorsaniz yanildiniz. Oncelikle yazima baslamadan once bu aksam yine harika bir galibiyet elde eden Fenerbahce Ulker'i tebrik ediyorum. Bu sezon inanilmaz isler basariyorlar. Peki bu basari tesaduf mu? Gelin biraz basketbol konustuktan sonra futbola gecelim.

Futbola olan tutkum baska sporlarla ilgilenmeme engel olmaktan ziyade beni motive ediyor. Yaklasik 10 yildir Euroleague'i yakindan takip etmeye calisiyorum. En heyecan duydgum yillar da Fenerbahce'nin Ulkerspor'la birlesip hedef yukselttigi senelerdi. Cunku akillarda Euroleague sampiyonlugu vardi. Peki bu gecen sure zarfi icerisinde bu basariya ulasmak adina dogru hamleler yapildi mi? Suphesiz iyi niyetli cabalar vardi. Ozellikle ayni donemde kurulan futbol kadrolarina nazaran cok daha bilincli, cok daha umut vaat eden takimlar olusturuldu. Tanjevic sonrasi donemde Spahija'nin gelisiyle taraftar oldukca heyecanlanmis, kurulan takimdan ceyrek finaller final fourlar bekler olmustu. Avrupa'nin populer koclarindan Nevan Spahija istenileni verememis, yerine gelecegi parlak olarak gorulen Piangiani getirilmisti. Peki Piangiani yanlis tercih miydi? Cok dogru olmasa da yanlis da denemez bence. Koc olarak Aydin Ors de Tanjevic de Spahija da Piangiani de degerli insanlardi. Fakat Turkiye'de iyi oyuncu veya iyi antrenor getirmek basari icin yeterli olmuyor.

Iste bunu goren Aziz Yildirim dedi ki Avrupa'nin gelmis gecmis en iyi birkac kocundan biri olarak kabul edilen Obradovic'i getirip bir reform yapalim. Bence Turk spor tarihinin en onemli transferidir Obradovic. Inanilmaz kariyerli, mazisi kupalarla dolmus tasmis, takimlarinda genc oyunculara onem veren, otoriter fakat bir zamanlar futbol takiminda gorev alan Zeman gibi gaddar olmayan oldukca farkli profilde bir yildizdi. Belki de ilk kez boylesine yildiz bir hoca geliyordu. Kimsenin tartismaya dilinin varmayacagi bir koc. Ilk sezon isler iyi gitmediginde o da hafif elestirilir gibi oldu ama insanlarin utanma mekanizmasi elestirilerin daha da ileriye gitmesine engel oldu. Koc Obradovic bu arada genc oyuncularla yakindan ilgileniyor, ilk sene yasanan olumsuzlugu silmek adina calismalar yapiyordu. Bu sezon, takimi ve atmosferi kavrayan Obradovic tam da aklindaki kadroyu kurdu aslinda. Turk sporseverler de Galatasaray'in UEFA kupasini aldigi sene veya Fenerbahce'nin sampiyonlar liginde ceyrek finale kaldigi sezonlardan bu yana ilk kez "rakip farketmez" demeye basladi. Avrupa maclarindan cok keyif alir olmaya, herkesi yenebilecegi inancina sahip olmaya basladi. Bu sene takim oldukca farkli bir huviyete burundu. Her yildiz bir savasci, ayni zamanda iyi bir takim oyuncusu imaji ciziyor. Fenerbahce Ulker bu sene muhtemelen en az final four oyanayacak, diliyoruz ki 1 numarali kupayi da ulkemize getirecek.


Obradovic mac icerisinde zaman zaman oldukca gerginlesip oyuncularini sert bir sekilde elestirebiliyor.

Avrupa'nin en iyi sutorlerinden biri olan Goudelock bu sezon Obradovic etkisiyle savunmada da eskisi kadar umursamaz degil..

Peki basketbolda basari hikayesi yazilirken neden futbolda olmuyor? Basketbolun futbol kadar populer olmamasi belki de en buyuk sansi. Cunku oyunculari yipratan basin yok, her seyi elestiren insanlar yok, yapilan sporu oldukca basit goren bir seyirci toplulugu yok. Cok daha bilincli ve az sayida insanin bulunmasi, ayrica yoneticilerin de basketbola cok sempati duymamasi basariyi getiren en onemli etkenler bence. Bir de tabi ki Aziz Yildirim. Aziz Yildirim hakkinda istediginizi dusunmekte ozgursunuz fakat Obradovic hamlesinden tutun da voleyboldan masa tenisine verdigi destege bakacak olursaniz tam bir spor kulubu baskani goreceksiniz. Aziz Yildirim'a ve maddi destegini hicbir zaman esirgemeyen Ulker Grubu'na da tesekkurleri borc bildigimizi soyleyerek konumuza gecelim.

En basta da dedigim gibi bu bir antrenor karsilastirmasi degil. Basketbol takimi nasil yonetiliyor Ismail Kartal baksin gibi siradan ve anlamsiz laflar etmeyecegim. Iki bransi karsilastirarak birini overken birini yermeyecegim. Ismail Kartal da suphesiz elinden gelenin en iyisini yapmaya calisan, hatta su ana kadar basarili da olan degerli bir antrenor. Fakat Fenerbahce ne zaman ki basketbolda iyi koc olmakla sinirli kalan antrenorlerin yerine Obradovic'i getirdi, futbolda da boylesine marka ve tartisilmayacak birini getirdiginde hayal edilen basarilar gelecektir. Iste o zaman sistemi ve gelenegi degistirecek, otoritesini ortaya koyacak, oyuncularla dialogu saglikli olacak, genc Turk oyunculara deger verecek bu teknik adam, futbol takimini da Barcelonalarla Real Madridlerle eslesmekten korkmaz hale getirecektir. Aksi takdirde 3 adim ileri 5 adim geri oldugumuz yerlerde tikanir kaliriz.

Guus Hiddink de Turk Milli Takimi'nin basina tipki Obradovic'in yaptigi gibi bir devrim yapmasi icin gelmesine karsin gorevine son verilerek yollandi.

Sonuc olarak sadece Fenerbahce ozelinde konusmuyorum, tum futbol takimlarimiz ne zaman ki gercek anlamda reform yapmayi dusunur ve sistemi komple degistirecek teknik direktorler getirir, iste o zaman Avrupa'da basari kendiliginden gelir. Tabi ornegin Hiddink gibi bu tanima uyan bir antrenor getirdikten sonra erkenden kovmazsak.

23 Mart 2015 Pazartesi

Emmanuel Emenike - Analiz


Blogumda genelde oyuncu bazli analiz yapmasam da dunku sira disi olayi degerlendirmek istedim. Oncelikle Emenike bugunku hareketinde kesinlikle haksiz degildir. Statta bircok kez sinirlendigim, pozisyon itibariyle kizdigim, tepki gosterdigim olmustur. Fakat hicbir zaman bir oyuncuyu yuhalamadim, kariyerini bitirmeye yonelik hareket yapmadim. Hep sunu dusunurum; sahadaki futbolcular (bazi ornekler haric) tribundekilerin hepsinden cok daha fazla istiyor iyi oynamayi ve gol atmayi. Kimse bilerek hata yapmaz. Elestirilerim de hep vurdumduymazliklara olmustur. Mesela Colin Kazim'i oldum olasi sevmem ama onu da tribunde yuhalamadim. Oynatmazsin olur biter, Kizilacak biri varsa teknik direktordur. Kaldi ki Emenike asla bu tarzda bir oyuncu olmamistir. Zaman zaman disiplinsiz harketleri olsa da hep kosan, mucadele eden, takimdaki butun golculerden daha cok pozisyona giren bir oyuncudur. Ona Colin Kazim muamelesi yapmak dupeduz haksizliktir. Ayrica Sow bu sezon cogu macta mucadele dahi etmezken Emenike rakip savunmayla tek basina bogusuyordu. Oyuncular gol kacirabilir, formsuz olabilir, gununde olmayabilir. Bugun statta ben de olsam Emenike golu kacirdiktan sonra tepki koyardim muhtemelen ama bunu uzatmak kime ne kazandirir. Anlik reaksiyon sonrasi oyuncunu her topu ayagina aldiginda yuhalamakla eline ne gecer? Bu hareket takimin ritmini de bozdu ayni zamanda. Fenerbahce bugun kolay alabilecegi karsilasmayi biraz da sans yaninda oldugu icin kazandi.

Mactan sonra elestirilere baktim biraz. Elestirilerin bircogu "bu adam milyon eurolar kazaniyor, tabi ki yuhalanmayi da goze alacak, profesyonel oyuncu sonucta" kelimeleri etrafinda seyrediyor. Oncelikle bu paralari almasi arzin ve talebin sonucudur, o kapitalizmin elestirisine girer ki zannetmiyorum ki futbol seyircisinin cogu Adam Smith'e tepki gosteriyor olsun. Bir insanin cok para kazanmasi, ona kole veya robot muamelesi yapma curetini kime veriyor? O zaman sirketi kara geciremeyen CEO'lari da toplanip yuhalayalim, ne de olsa milyonlar kazaniyolar! Profesyonel futbolcu olunca kalbini mi aldiriyor bu oyuncular? Hicbir seye kizmasin mi, sinirlenmesin mi? Ben Emenike'nin bu tepkisini oldukca dogal ve insani karsiliyorum. Ne is yerimizde calistirdigmiz birine sirf parasini oduyoruz diye bagirma cagirma hakkimiz var, ne de tuttugumuz takimin oyuncularina. O paralari "taraftarlar haftada bir kez sana diledigi gibi bagiracak cagiracak, desarj olacaklar" seklinde bir anlasma sonucu vermiyor hicbir kulup. Tepki gostermek olabilir fakat bu sekilde degil. Boyle taraftarlik olmaz. Emenike zaten parami aliyorum, kufur etsinler yuhalasinlar da diyebilirdi. Fakat o bircok oyuncu gibi "basim yanmasin" demeyerek adeta isyan etti. Cok da iyi etti.

22 Mart 2015 Pazar

Fenerbahce vs. Besiktas - Derbi Ne Olur?


Bu aksam sampiyonun kim olacagini degilse de kim olmayacagini gorecegimiz harika bir kasilasma bizi bekliyor. Neden sampiyonun kim olmayacagini ogrenecegimiz dedigime gelirsek, Fenerbahce galibiyeti haricinde Fenerbahce yaristan kopar, sari lacivertlilerin galibiyetinde ise Avrupa'dan sonra ligde de yara alan Besiktas cozulme yasamaya baslar diye dusunuyorum.

Mevkilere tek tek bakacak olursak, kalede ve savunmada Fenerbahce'nin ustunlugu tartisilmaz. Orta alanda Fenerbahce'nin Besiktas'a nazaran bir adim onde oldugunu dusunuyorum. Gerek fizik gerekse tecrube olarak burada Fenerbahce agir basiyor. Forvetlerde ise uzun zamandir formsuzluguna ragmen dunya capinda golcu olan Demba Ba ile Besiktas karsilasmalarini cok seven Sow esit gibi gozukuyor.

Bu aksam kilit oyuncular Olcay ve Alper olacaktir. Besiktas kanadinda Gokhan Tore olsun Demba Ba olsun iyi oyuncular olmasina karsin en cok onlem alinacak oyunculardir ayni zamanda. Olcay ise surpriz bir sekilde gizli golcu olarak sahne alabilir. Fenerbahce'de ise sol acikta oynayacagini dusundugum Alper karsisindaki zaaftan da yararlanarak maca damga vurabilir. Besiktas'in sag bekinde bu aksam kimin oynayacagi bile belirsiz. Opare kesin yok, Serdar oynasa bile Fenerbahce'nin sol kanadina karsi koyabilecegini zannetmiyorum.

Bakalim Alper Besiktas'in sag kanattaki zaafindan yararlanabilecek mi?


Bu sezon bekleneni veremeyen Olcay icin sezona damga vurabilecegi bir karsilasma

Kisaca iki takimin avantaj ve dezavantajlarina bakacak olursak, Fenerbahce'nin avantaji kendi sahasinda oynamasi ve bu tur maclari cok oynamis tecrubeli oyunculara sahip olmasi. Sari lacivertlilerin galibiyet disinda zirveden uzaklasiyor olmasi ise buyuk dezavantaji olarak goze carpiyor. Sogukkanli forvete sahip olmayan sari kanaryalar gol gecikirse istemedigi bir sonucla karsilasabilir. Bunun baskisi da oyuncular uzerinde hissedilecektir.

Kara Kartallara bakacak olursak, avantajlari beraberligin de isteyebilecekleri bir skor olmasi ve "derbi kazanamiyor" yaftasini boylesine buyuk macta uzerlerinden atabilme firsati. Dezavantajlari ise hafta ici oldukca agir bir karsilasma oynamasi ve rakibine nazaran tecrubesiz kadrosu.

Sonuc olarak bu aksam bir takim matematiksel olarak olmasa da zihnen sampiyonluk yarisindan uzaklasacak diye dusunuyorum. Skor tahminime gelecek olursak, ben yine Besiktas'in derbide gulen taraf olamayacagini, Fenerbahce'nin kazanarak yoluna devam edecegine inaniyorum.

Kasimpasaspor - Galatasaray Mac Sonu Degerlendirmesi


Galatasaray icin oldukca zor gecmesi beklenen karsilasma aynen beklendigi gibi basladi. Sota'nin ayrilmasiyla yeni bir baslangic yapan Kasimpasa, uzun toplarla Galatasaray'in en zayif oldugu bolge olan savunmasini adeta hallac pamuguna dondurdu. Cim Bom da direkten donen sutu dahil etkili ataklar gelistirse de iki guzel golle devre arasina maci cebine koydugunu dusunerek giden taraf Kasimpasaydi.

2. yariya baslarken Hamza Hoca bu kez dogruyu yapti. Kasimpasa hucumda ne kadar iyiyse de savunmasinda da buyuk bosluklar vardi. Tam Burak'in sevecegi bir kurguyla oynuyorlardi. Burak Olcan degisikligi macin kaderini degistirdi adeta. Fakat skor 2-0'ken Kasimpasa'nin direkten donen topu belki de sezonun sampiyonunu bile belirleyebilecek derecede kritik bir pozisyondu. Sari kirmizililar bu pozisyondan sonra hic de zorlanmadan 2 gol buldular. Ozellikle Veysel'e deginmek isteyecegim biraz. Bu oyuncu Eskisehir ve Galatasaray formalari giyerken de o kadar kotuydu ki Kasimpasa yerine PTT 1. Lig'e gider diye dusunuyordum. Fakat Kasimpasa gibi iyi bir Anadolu ekibinde belki de milyon dolar kazanarak banko top oynuyor, ilginc! Veysel kotu derken bir mecburiyetimiz daha ortaya cikiyor. Yasin son haftalarda gercekten cok farkli oynuyor. Sol kanatta takimina hayat veriyor. Bu sekilde devam ederse dun gece kendisinin de ifade ettigi gibi formayi kimse alamaz ondan. 

Yasin son haftalarda oldukca dikkat cekici bir performans sergiliyor.

2-2'den sonra iyice oyundan dusen Kasimpasa beklenen sonu Burak'la yasadi. Son yillarin ligimizdeki en iyi golcusu Burak, yine sahne aldi ve son sozu soyledi. Burak'i hala 10 sene onceyi dusunerek elestirenler bir kez daha "iyi oyuncu degil, sansina denk geldi atti" dediler. Yaklasik 150 golu bu kelimelerin sadece yerlerini degistirerek aciklamak Burak'in gelisiminden daha zor olsa gerek.

Burak yine takimina hayat veren golu atti.

Sonuc olarak Galatasaray tabir-i caizse altin degerinde bir uc puan ve guven kazandi. 2-0 geriye dussem bile maci alirim diyebilmek onumuzdeki maclarda oyuncularin performanslarini etkileyecektir kuskusuz. Galatasaray'in avantaji cok kolay gol bulabilmesi, dezavantaji ise cok kolay gol yemesi. Fakat Geretsli yilda oldugu gibi yediginden fazlasini atmayi bir sekilde basariyor Aslanlar. Bakalim tek ayagi topal tek ayagi raket gibi olan sari kirmizililar sezon sonunda ipi gogusleyecek mi.

20 Mart 2015 Cuma

Efsaneler Unutulmaz - Ariel Arnaldo Ortega

Ariel Ortega'nin Fenerbahce'ye gelisi bircok taraftar icin ruyanin gercege donusmesiydi.

Tarih 4 Mart 1974'u gosterdiginde Ariel Arnaldo adinda dunyaya gelen bebek, dunya futboluna kisa surede damga vuracagindan, gelmis gecmis en buyuk oyuncu kabul edilen Maradona'nin veliahti olarak anilacaginda, yolunun Istanbul'la kesiseceginden fakat daha sonra kariyerinin keskin bir dususe gececeginden kuskusuz habersizdi.

Fenerbahce icin her sezon yakistirilan yildizlar bundan 13 sezon once de ayni sekilde haberlere konu olmaktaydi. 2002 yazinda Almeida ve Ortega isimleri gecmekte, Arjantin milli takiminin bu iki super stari bircok fanatik Fenerbahceli icin bile abarti haberler olarak yorumlanmaktaydi. Bu yorumlar ortada dolasirken, Arjantinli yildiz Ortega, o zaman icin oldukca yuksek sayilabilecek bir bonservis ucretiyle, yaklasik 5 milyon dolar karsiliginda Fenerbahce'nin yolunu tutmustu. Gazete haberleri dogru cikmis, dunya yildizi Fenerbahce'yi tercih etmisti. Vatandasi Almeyda'nin transferi ise gerceklesmemisti. O sene dunya kupasinda Arjantin'in 10 numarali formasini giyen bu muhtesem yetenek artik Turkiye'deydi.

Fenerbahce'ye gelene kadarki surec icerisinde River Plate'te forma giymis daha sonra Valencia, Sampdoria ve Parma'da Avrupa tecrubesi yasamasina karsin istedigi mutlulugu yakalayamayarak River Plate'e geri donmustur. Icine kapanik ve biraz da depresif bir kisilikti Ariel Ortega. 98 dunya kupasinda Van Der Saar'a kafa atarak problemli yaftasini da sirtina gecirmisti. Yine de onun yetenekleri kisiliginin oldukca onunde yer aliyordu.

Bu yetenegi bilen taraftarlar sezon basinda o kadar motive olmustu ki Avrupa kupasi hayali bile kurmaya baslamislardi. Fakat ruya gibi gecmesi beklenen bu macera hic de umuldugu gibi baslamamis, Fenerbahce teknik direktoru ile Ariel Ortega'nin yildizi hic barismamisti. Ustune ustluk ulkemizin super stari bile olmaktan uzak Ceyhun'un da Ortega ile yasadigi ego savasinda Ariel yenik dusmustu. Takim oldukca siradan bir hoca tarafindan yonetilmekteydi, futbolcular da birkaci haric "Turkiye'de yildiz dunyada vasat" sinifina aittiler. Buna ragmen aklimda kalan harika bir Altay maci, butun Fenerbahcelilerin unutamadigi 6-0'lik karsilasma Arjantinlinin doneminde gerceklesiyordu. Tabi Ortega skor 2-0'ken kirmizi kart gormus daha sonra 10 kisilik Fenerbahce 6-0'i bulmustur diyerek Ortega'nin sorunlu bir kisilikte oldugunu ve takim tarafindan hic sevilmedigini iddia edenler de oldukca fazla sayidadir. Ne olursa olsun Turkiye'ye gelmis gecmis en yetenekli isim bence Ortega'ydi. Buna Hagi ve Alex de dahil. Bu kadar rahat adam gecen, adrese teslim pas atan bir oyuncu dunyada az sayidadir.

Ortega Arjantin Milli Takimi'nda Maradona'dan sonra gelen en buyuk yetenek olarak kabul edilmekteydi.

Ruya gibi baslayan sezon, devre arasinda Ortega'nin ulkesinden geri donmemesiyle adeta kabusa dondu. Arjantinli oyuncu, takim arkadasi Ali Gunes'in belirttigi uzere Istanbulspor karsilasmasinda ilk 11'de ismini goremeyince lavaboya gidiyorum diyerek mac toplantisindan ayrilmis ve ulkesine donmustu. Ortega da daha sonra yaptigi aciklamalarda Fenerbahce'de daha fazla oynamak istemedigini belirtiyordu. Ortega Istanbul'a bir kez daha donmedi. Bunun sonucu olarak da Fifa'ya basvuran Fenerbahce hakli bulundu, yildiz oyuncuya 1 yil oynama yasagi ve yaklasik 11 milyon dolarlik ceza verildi. Turkiye macerasi ile Ortega sert bir dususe gecse de, yine de futboldan kopmadi. 39 yasina kadar futbol oynamaya devam etse de dunyayi kasip kavuran Ortega'nin yerinde yeller esiyordu artik. 2013 yazinda 22 yillik kariyerini River Plate formasi altinda sonlandirdi. Jubile macinda ogluna yaptigi asistse Tanri'nin ona bir lutfuydu adeta. Ortega, yillar sonra bile unutulmayacak bir iz birakmisti futbol severlerin gonlunde. Bu dunya yildizini tarihe gommus ulke olarak biz de futbol tarihi satirlarinda kendimize yer bulduk.

Ariel Ortega cezasi sona erince ulkesine donerek Newell's Old Boys'ta top kosturmaya devam etti.
\
Boyle bir yildiz bir daha ulkemize gelir mi bilinmez. Oldu ya geldi, bu kadar kolay kaybetmeyiz insallah. Cunku en kotusu tadi damaginda kalmasi. Hala Ortega'yi birkac sezon daha canli izleyemedigim icin uzulurum. Bu konuda da muhtemelen azimsanmayacak bir kalabalikla ayni dusunceleri paylasiyorumdur.

Besiktas - Club Brugge Mac Sonu Degerlendirmesi


Ozellikle sonucuna uzuldugum maclardan sonra futbol dusunmemeye ve mac analizlerimi ertesi gune birakmaya calisirim. Bugun yine ayni duygularla mucadele ederken yarini bekleyemedim ve gorduklerimi kisaca yazmak istedim. Kaybedilen maclar sonrasi yazilar keyif vermez o yuzden kisa tutmaya calisacagim.

Oncelikle maca baslanan 11'e bakildiginda moralli Pektemek'in ilk 11'de baslamasi hocaya birakilmasi gereken ve elestirilmemesi gereken bir tercih diye dusunmekteyim. Macin basinda gol bulmak icin saldirmasi gerektigini dusunen Bilic, cift forvetle golu bulmayi kolaylastirmayi dusunmus olabilir, saygi duyariz. Ayrica Pektemek'i kazanmak da sagalanacak artilardan biri olabilirdi. Onun disinda kalede Cenk'in sanirim rahatsizligi varmis, hafta icerisinde antrenman kacirmis. O yuzden o elestiriyi de geciyorum Bilic icin. Bu macta Bilic'i sadece takimi yeterince motive edemedigi icin elestirebiliriz. O da zaten yeni bir konu degil, buyuk maclarda tesaduf sayilamayacak kadar basarisiz bir Besiktas var 2 sezondur.

Oyunculara gelecek olursak, asil elestiriler simdi basliyor. Kaleci Tolga'nin isliklanmasi oldukca yanlis. Fakat Tolga bugun kotu performansindan ziyade bir miktar konsantrasyon eksikligi demek istedigim maca tam kendini verememekten dolayi tepki gordu bence. Yoksa daha once de kotu goller yedi fakat bugun adeta ben hata yapacagim diye bagirdi macin basindan beri. Golde cikmamasini, topla alakasiz sekilde oynamasini baska sekilde aciklayamiyorum. Necip kendi yerinde oynamiyor dogrudur ama her adam da gecmez ki yanindan. Riskli hareketleri Pique, Puyol yapmazken sen neden zorluyosun? Kendi yerin degil belki ama sonucta forvetten de alinip koyulmadin oraya. Tolgay'a gelecek olursak fiziken o kadar kotu ki ikinci yarida pek bir sey yapti mi emin degilim. Olcay ve kanadi zaten macla alaksiz bir sekilde varliklarini surduruyor bilmem kac aydir. Gokhan Tore cabaliyor ama Brugge da elestirdigimiz noktalari gormus olacak ki iki kisiyle basarak onu da sindirdi. Pektemek benim genel anlamda begendigim bir oyuncudur fakat hic hazir degil. 2. yarida daha erken degisiklik dusunulebilirdi. Hele ki golden sonra orta sahada top yapabilecek Oguzhan veya oyuna dirilik katabilecek Atiba degisiklikleri takimi olumlu etkileyebilirdi. Belki Bilic biraz daha bekleyip mudahale etmek istemistir bilemiyorum. Son olarak Demba Ba da zaten kabak gibi ortada oldugu uzere yoklari oynuyor.

Demba Ba bekleneni yine veremedi.

Tolga Zengin mac icerisinde taraftarlar tarafindan isliklandi.

Besiktas bu kadar elestirimize ragmen ilk macta kazanabilirdi. Bugun de macin henuz basinda yuzde yuzluk kirmizi karti es gecen bir hakem izledik. Yine de biraz daha konsantrasyonla ve sakinligini koruyarak turu gecebilirdi.  Zaten mactan once korkumun bu oldugunu, takimin mental olarak yetersiz kaldigini belirtmistim.

Hafta sonu Fenerbahce maci hem fiziken hem mental olarak coken Besiktas icin cok cok zor gececek. Muhtemelen Fenerbahce galibiyeti izleyecegiz. Asil kritik konu, tek kulvarda kalan kara kartallar Fenerbahce macindan sonra sicrama yapabilecek mi yoksa dagilacak mi. Onu da hep beraber gorecegiz. Umarim ligin sonuna kadar kiyasiya rekabet devam eder.

19 Mart 2015 Perşembe

Besiktas vs. Club Brugge - Nasil Tur Atlariz?


Oncelikle yazima baslamadan once kara kartallara can-i gonulden basarilar diliyorum. Umarim bu sezon ulkemize kupayi getirirler. Bunu basarabilmek icin de ilk adim olarak Club Brugge'u gecmemiz gerekiyor. Peki nasil tur atlariz? Neleri yapip neleri yapmamaliyiz?

Besiktas takim yapisi geregi bir Fenerbahce veya Galatasaray gibi oyunu rolantiye alip, sakin bir sekilde 50-60 dakika gol kovalayacak bir takim degil. Bu yuzden orta sahada, evinde oynamanin verdigi avantaja da dayanarak olabildigince usta ayaklarla maca baslamak ve topun bizde kalmasini saglamak ilk amacimiz olmali. Besiktas icin ilk macta 2-1'lik skora uzulmemizin baslica sebebi siyah beyazlilarin oynanan oyunun karsiligini alamamis olmasiydi. Bu karsilasmada ozellikle skora katki verecek oyuncular iste bu yuzden cok onemli. Brugge ekibi cok kosan, birkac etkili ayagiyla da gol arayan bir ekip. Fakat sunu goz ardi etmemeliyiz, ilk etapta buraya gol bulmaya gelmeyecekler. Yani zaten ilk yarim saatte sahneyi Besiktas'a birakacaklar, daha sonra gol de dusunecekler. Bu yuzden baskili baslayip bir de gol bulabilirsek erkenden, avantaji ele gecirmis oluruz. Besiktas 1-0'dan sonra gol yese dahi 2-1, hatta 3-1'i rahatlikla bulabilir. Bu yuzden de erken gol cok cok onemli. Liverpool macindaki gibi ilk basta yemeyelim sonra atalim dusuncesi bence bu karsilasmada cok da tutmayacak bir taktik gibi gozukuyor. Brugge'a karsi ustunlugu ele geciremezsek ozellikle 2. yaridan itibaren gol bulma sanslari oldukca yuksek.

Besiktas taraftari bu aksam Demba Ba'dan cok seyler bekliyor

Besiktas'in daha once de belirttigim gibi dezavantaji iki kulvarda birden gitmenin verdigi mental ve fiziksel yorgunluk. Bu yuzden ozellikle boyle karsilasmalarda, bu havayi daha once solumus oyuncularin varligi da oldukca kritik. Fenerbahce'de Kuyt'in Galatasaray'da Sneijder'in Avrupa maclarinda veya derbilerde sazi ele almalari, tecrubelerinin sagladigi avantajdan kaynaklaniyor.

Lafi cok uzatmadan tekrardan Besiktas'a bol sans diliyorum. Haydi kartalim, daha once bunlarin aga babalarini gectin sen, Brugge sana viz gelir tiris gider.